Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

Son 24 saatte hem Antalya’da hem de Bingöl’de depremler oldu. Dün öğle saatlerinde Bingöl'de olan 4,4 ve 3,6'lık depremlerin ardından akşam saatlerinde Antalya Körfezi'nde de 4,0 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.  Peki, son günlerdeki bu depremler ne anlatıyor? Uzmanlar kritik uyarıya dikkat çekti.

İlginizi Çekebilir

Naci Görür'den Bingöl depremi yorumu: Bölgede stres birikimi fazla

Bingöl ve Osmaniye'de dolu yağışı etkili oldu

Bingöl'de korku dolu anlar! Çevredeki yoğun koku nedeniyle cihazla ölçüm yapıldı

ÜST ÜSTE GELEN DEPREMLERİN ANLAMI NE?

CNN Türk canlı yayınında konuşan Çanakkale Üniversitesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Süha Özden sismik boşluk tehlikesine dikkat çekti. Açıklamaları şöyle;

"Anadolu coğrafyası içerisinde 5 büyüklüğüne kadar olan depremler hemen hemen her yerde olabilir. Her zaman buna çok büyük anlamlar yüklememek gerekiyor. Özellikle Bingöl civarında meydana gelen depremler, Kuzey Anadolu Fayı ile Doğu Anadolu Fayı’nın birleştiği noktanın olduğu o üçgenimsi yapının içerisinde kalıyor.

Bu ne demek? Burada hem Kuzey Anadolu Fayı’na paralel uzanan hem de Doğu Anadolu Fayı’na paralel uzanan kısa kısa segmentler var. Bu segmentlerden biri, yani burada meydana gelen deprem, Doğu Anadolu Fayı’nın uzanımlarına uygun seyreden segmentlerden bir tanesine karşılık geliyor. Aslında DAF (Doğu Anadolu Fayı) haritasında bir fay olarak belirtilmeyen bir bölge. Ancak özellikle 2023 depremleri sonrası neredeyse İç Anadolu dâhil olmak üzere Doğu Anadolu’nun tamamında belli büyüklükte depremleri hep gördük. Bunların büyüklükleri çoğu zaman, işte dünkü gibi, 5 büyüklüğüne yakındı.

Bu şekilde yaklaştığımız zaman bu deprem gerçekleşti ve bence sonuçlandı. Böyle değerlendirebiliriz. Ancak başka bir açıdan da bakmakta fayda var. O da şu: Bunun hemen kuzeyindeki Yedisu bölgesi, 1900’lü yıllarda Kuzey Anadolu Fayı üzerinde meydana gelen deprem silsilelerinin içerisinde sismik bir boşluk olarak kalan yer. Dolayısıyla burasıyla ilgili belli büyüklükte bir deprem bekliyoruz. Bu, 7’ye yakın olabilir, 6,5’tan büyük olabilir. Bu sismik boşluğun dolması gerekiyor.

Bununla birlikte, yine 2020 Elazığ depremleri sonrası Elazığ’ın kuzeyinde kalan segmentte kırılma gerçekleşmedi. Nerede gerçekleşti? 2023 depremleriyle Elazığ’ın güneyindeki segmentler kırıldı. Burada da bir boşluk var. Dolayısıyla bu bölge, sismik açıdan Doğu Anadolu Bölgesi’nin en sıkıntılı bölgesini oluşturuyor bu açıdan bakarsak. Ama tabii hangi büyüklükte, hangi segment üzerinde ve ne zaman olacağını söylemek mümkün değil.

"BU BÖLGE, 7 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREMLER İSTİYOR"

Şöyle ki, bu büyüklükleri yorumlamak kolay değildir. Ancak biz geçmişe bakıp bu bölgedeki sismik boşlukların varlığını bildiğimiz zaman, burada bir enerjinin açığa çıkması için bir fay hareketini net bir şekilde görebilmemiz ve büyük bir depremle oranın rahatlaması gerekir. Yani bu bölge, 7 büyüklüğünde depremler istiyor. Bunu bekliyor aslında. Bu olmadığı için de, burada 4 büyüklüğünde bir deprem olduğunda herkes düşünüyor: “Acaba bu bir öncü deprem mi? Bundan sonra büyüğü gelecek mi?” İşte bunu zaten bilemiyoruz. Ancak büyük bir deprem olduktan sonra, bunun bir öncü deprem olup olmadığını anlayabiliriz.

ELAZIĞ FAY HATTI BİNGÖL’Ü ETKİLİYOR MU?

Bingöl’ü etkileyen fay, başta Doğu Anadolu Fayı’dır. Doğu Anadolu Fayı üzerinde, işte demin söylediğim Karlıova ile Bingöl arasındaki segment kırılmadı. Burası boşluk. Yukarıda Yedisu, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde. Ama o tabii biraz daha uzak. Dolayısıyla Bingöl’ü etkileyecek bir deprem, öncelikli olarak Doğu Anadolu Fayı üzerinde meydana gelen bir deprem olur. Ama o bölgeye yakın olduğu için, Yedisu üzerinde meydana gelebilecek bir deprem de Bingöl’ü ve çevresindeki illeri etkiler. Bu şekilde yaklaştığımızda, bu deprem için sanki sonlandı gibi bir durum söz konusu. Hareket şu an için öyle gözüküyor.

ANTALYA İÇİN ENDİŞEYE GEREK YOK

Antalya'da karadan uzanan bir fay var. Ama çok da diri bir fay değil. Çok nadir zamanlarda bu büyüklükte depremler üretebilir. Endişeye gerek yok."

BİNGÖL DEPREMİ "ÖNCÜ" MÜ?

Deprem uzmanı Profesör Doktor Tuncay Taymaz da 'Burada kırılmayan bölgelerimiz var' var diyerek uyardı.

"Burada kırılmayan bölgelerimiz var. Buradaki levha hareketlerini büyük oklarla görüyoruz. Burada tarihsel depremler oluyor. Bingöl'de 22 Mayıs 1971'den beri büyük bir deprem olmadı. Sismik boşluklarımız var. 2003'te küçük bir deprem var. Tekrar Erzincan'a kadar uzanan bölge üzerinde boşluklarımız var. Buradaki her fay parçasını, kırıntısını, segment dediğimiz kırıntıları tek tek konuşabiliriz.

Bunlar zaten irili ufaklı depremleri oluşturuyor. Her fayın bir boyu var. O boyutuna uygun üretebileceği deprem ölçeğimiz var. Derinliğimiz belli, büyüklüğünü ölçebiliyoruz. Ve eğer deprem varsa bir aktif kırık vardır. Kırık varsa deprem üretiyordur. Üretmiyorsa bile ileride aynı yerle bir deprem üretecek ya da üretme potansiyeli var anlamına geliyor. Dolayısıyla bizim Bingöl üzerinde ya da bu Karlıova üçgeninde, Tunceli'ye doğru oluşan bölgedeki deprem hareketleri bu şekilde.  Buradaki tekrarlanma aralıkları fayın boyuna göre değişik ama kırılmayan boylar var. Bu her fayın uzunluğuna göre farklı."